Op, safra taşları için en iyi teşhis yönteminin karın ultrasonu olduğunu söylüyor. Dr. Esen, konuyla ilgili konuşmasında önemli bilgiler paylaştı.
1920'Lİ YILLARDAN İTİBAREN GÖRMEYE BAŞLIYORUZ.
Uzman, şunları söyledi: “Hastalık tespit edildikten sonra ameliyata neden olabilecek herhangi bir sorun yoksa kapalı yöntemle cerrahi tedavi uygulanır. Hasta 1 gece hastanede kalırsa ve herhangi bir sorun yoksa taburcu edilir. Peki kendimizi en çok kimde görüyoruz? Safra kesesi taşlarının oluşumunda cinsiyet, yaş gibi faktörler etkilidir. Toplumda 20'li yaşlarda görülmeye başlayan safra taşları, kadınlarda ve 40 yaş üstü kişilerde daha sık görülüyor.
Yaşam tarzı da taş oluşumunu etkiler. Obezite, genetik yatkınlık, yüksek kalorili beslenme ve hareketsiz yaşam tarzı safra taşı oluşumundaki faktörlerdir. Safra taşları bir kum tanesi boyutundan safra kesesini tamamen kaplayana kadar değişebilir. Bu taşlar safra kesesinde iltihaplanmaya neden olduğu gibi safra kanalını tıkadıkları takdirde ciddi sorunlara da neden olurlar. Safra kanallarının tıkanması nedeniyle sarılığın yanı sıra çok tehlikeli bir hastalık olan akut pankreatite de neden olabilirler. Bu nedenle safra kesesinde taş olan hastalara daha büyük sorunlar ortaya çıkmadan ameliyat olmalarını öneriyoruz.
Hastanın ameliyata engel bir durumu yoksa laparoskopik olarak yapıyoruz. Ameliyat sonrasında kişiler safra kesesi olmadan rahatlıkla yaşayabilirler. “Safra kesesi bir depolama organıdır ve karaciğerden akan safra sindirim için yeterlidir” dedi. (İHA)